Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | coexist with v. | ile bir arada yaşamak |
Phrasals | coexist with v. | ile iyi geçinmek |
Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | coexist with (someone or something) v. | (biriyle ya da bir şeyle) bir arada yaşamak |
Phrasals | coexist with (someone or something) v. | uyumlu bir şekilde bir arada yaşamak |
Phrasals | coexist with (someone or something) v. | (biriyle) iyi geçinmek |
Phrasals | coexist with someone or something v. | biriyle ya da bir şeyle bir arada yaşamak |
Phrasals | coexist with someone or something v. | uyumlu bir şekilde bir arada yaşamak |
Phrasals | coexist with someone or something v. | (biriyle) iyi geçinmek |